top of page

YATAK AYIRMA NASIL OLMALIDIR?


ree

Nasıl tarifsiz bir his değil mi? Önce anne olacağını öğrendiğin ilk an sonra yavaş yavaş senin bedeninde büyüyen, gittikçe şekil alan bir canlı… Öğrendiğin andan itibaren oluşan korkular, acaba yetecek miyim düşünceleri? Çeşit çeşit kıyafetler, evinin dekorasyonunu yeni gelecek olan bebeğine göre değiştirmen ve tarifsiz tekmelerine şahit olman. En büyük korkun ya ağlarda duyamazsam? Yanımızda yatsın olur mu? Anne yanı beşiği hep odamızda durur böylece ağlamalarını duyarız öyle değil mi? sorularının sıklıkla gündeme gelmesi. Bebek doğar ve anne çocuğunun ertelenemez ihtiyaçları karşısında yatak odası = bebek odası eşitlemesi yapar. Baba; aman rahat etsinler der, anne yarın iş güç var rahat uyu der ve odasını ayırır. Anne ve bebek yalnız kalmaya, birlikte uyuyup uyanmaya başlarlar.


Eğer işler umulduğu gibi gitmezse aradan günler günler geçer ve anne ile bağı güçlenen bebek annesinden ayrılmak istemediği günlere uyanır. Anneden ayrılmak istemeyen bebeğin tüm sorumluluğu anne alır ve bu durum ondan mutsuzluk, depresif ruh haline dönüşür. Baba ise ben elimden geleni yaptım yatağımı ve konfor alanımı değiştirdim der. Sonuç ise tamamen hüsran ile sonuçlanır. DOYUMSUZ BİR AİLE


Haydi en baştan başlayalım.



Yapılan literatür çalışmalarında (AMERİKAN PEDİATRİ AKADEMİSİ) ideal olarak 6 aydan erken olmayacak şekilde anne-baba yanında yatmasını hem anne, baba için hem bebek için en doğrusu olduğunu söylüyor. Ani bebek ölüm riskini azaltmak, güvenli bağı oluşturmak, ertelenemeyen ihtiyaçları zamanında karşılayabilme düşünceleri ile anne ve babayı güvende hissettirdiği de aşikardır. Böylece sık sık nefes alıyor mu? Açıkmış mıdır? Üşümüş müdür? Bizi yanında hissetmek ister mi? Ses mi geldi? Bebek mi ağlıyor? Gibi soruların önüne geçilmiş oluyor. Anne bebeğini emziriyor ise anne için en büyük kolaylık olan aynı odayı paylaşma düşüncesi hem anneyi mutlu ediyor hem anne mutlu olduğu için dolaylı yoldan bebeği. Bebek odası ayırma eylemini annenin daha az emzirdiği dönemlere denk getirmek bu yüzden önemli bir detay oluyor.


Altını özellikle çizmek isterim ki; BABA asla odayı terk etmemeli, taşınmamalı! BEBEK ise anne ve babanın yatağında değil kendi yatağında yatacak!


Babanın bebek geldiği için odasından ayrılması hem bebek ile bağ kuramamasına hem işbölümü yapamamalarına hem de eşi ile arasına duvarlar örmesini sağlıyor. Anne ise kendini yalnız, çaresiz, tüm sorumluluğun altında kalmış biri olarak görüyor. Unutmayın bir bebeğin annesiyle kurduğu iletişim kadar babasıyla kurduğu tensel temas, iletişim, güvenli bağ da çok önemlidir.


Baba bebeğe masaj yaparak, gazını çıkartarak, uyumasına yardımlar ederek, banyo yapmasına yardımlar ederek bebekle etkileşime geçmelidir. Anne ise babanın zaman geçireceği olanakları tanımalıdır. Tıpkı evlilik gibi çocuğunda sorumluluğu iki yetişkinde de olmalıdır.


Çocuğunuzun 6 ay ve 1 – 1, buçuk yaş arasında kendi odasında yatmaya başlamalı. Bunu sağlamak için yavaş yavaş çocuk ve oda ile bağlar kurmalısınız. Örneğin; bak bu oyuncakları senin odana koyacağım. Hadi odana el sallayalım, bak bu senin yatağın, bu senin perden, bu oda senin, hadi bay bay yap odana gibi geri dönütlerde bulunarak sözlü davranışlar ile çocuğu odaya ısındırmalısınız. Nesnel olarak ise çocuk odası için gerekli gördüğünüz eşyaları odasına eklemelisiniz örneğin; nevresim, yatak, dolap, oyuncaklar, oyun halısı vb. Çocuğunuz görsel olarak onun için alınan şeyleri gördükçe odasında vakit geçirmek isteyecektir. Odasına geçirmeden önce mutlaka günde birkaç saat odada kalmasını zaman geçirmesini sağlayın. Beraber sembolik oyunlar kurun. İlk başta öğle uykularını orada uyumasını sağlayın. Yavaş ve net adımlarla ilerleyin. Zamanın aleyhinize işlediğinizi unutmayın. Bebeğiniz ile uyku rutinleri oluşturun. Örneğin perde kapatmak, müzik açmak, masal okumak vb.


Peki odaya nasıl alıştırabilirim?


-Tutarlı ve kararlı olarak



Bebeğiniz yanınızda yatmak için direnebilir. Bebekler ağlayarak istediklerini yaptırdıklarında bunu kullanmaya başlarlar. Bu yüzden ağladığında gerekirse defalarca yanına giderek sakinleştirmelisiniz. Siz kendinizden ve yaptığınız şeyin doğruluğundan emin olursanız çocuk kendini güvende hissedecektir ancak kaygılanırsanız çocuk bunu anlar ve tedirgin olur. Çocuğunuz için gece lambası alıp uykuya geçişinde korkmamasını sağlayabilirsiniz.

Çocuğunuzu uykuya hazırlamak tıpkı odasına hazırlamak gibi yavaş yavaş adımlarla olmalıdır.

Yatakta birlikte yatmak alışkanlık haline gelebileceğinden beşiğinin yanına bir koltuk, sandalye tercih edebilirsiniz. Yanındayım mesajını çocuğunuza vermek için saçını okşamalı, sesli yanıtlar vermeli, ellerini sevmelisiniz. Hayat alışkanlıklarımızda yapacağımız küçük görünen ama büyük değişikliklerin önemini hiç unutmayın.


 
 
 

Yorumlar


bottom of page